Sosyal Medya

Makale

‘Benim dinimin adı, şiîlik veya sünnîlik değil, İslam!’ diyebilmek..

Geçen Ekim ayında, 100’den fazla insanın hayatına mal olan Ankara Garı’ndaki büyük terör saldırısından sonra, Ä°stanbul- Yenikapı’da milyonluk kitlelerin katılımıyla gerçekleÅŸtirilen ‘Teröre Lanet’  mitinginde, merhûm Arif Nihad’ın o enfes ‘Dua’ ÅŸiiri okunmuÅŸtu.

‘Bizler kısık sesleriz, minareleri;

Sen ezansız bırakma Allah’ım.(..)

 Bize güç ver... Cihad meydanını,

Pehlivansız bırakma Allah’ım! (..)

Kahraman bekleyen yığınlarını,

Kahramansız bırakma Allah’ım!(..)

Müslümanlıkla yoğrulan yurdu,

Müslümansız bırakma Allah’ım!(..)

***

Ama, daha güzel ve asıl düşündürmesi gereken tarafı, bu ÅŸiirin vatandaÅŸ Tayyîb ErdoÄŸan tarafından deÄŸil, CumhurbaÅŸkanı Tayyîb ErdoÄŸan tarafından okunması idi.

Çünkü, ülkelerinin yönetim mekanizmalarına hele de son 100 yıldır gelmiÅŸ nice kiÅŸi ve kadrolar, yönetilenler durumundaki halkın inanç deÄŸerlerine karşı, sadece bir ‘reddiye’ sergilemekle kalmamışlar; o deÄŸerlere karşı düşmanlıktan da öte, bir savaÅŸ açmışlardı. Åžimdi ise, o ‘reddiye’lere, bu ÅŸiirle de bile, en üst makamdan bir ‘mukabil reddiye’ sergileniyordu.  

Bu, az bir mes’ele deÄŸildir.

Bugün gelinen nokta, elbette yeterli bulunmayabilir. Kaçınılması ımümkün olan bir-çok noksanlık ve yanlışlıklar olsa bile, kat’edilen mesafeleri görmek ve bunların 10 yıl öncelerde bile bir hayal olduÄŸunu da unutmamak gerek.

Yeni nesiller bu noktaya kolayca geliverildiğini sanıyorlar.

Bu ‘mukabil reddiye’ tesbitini, baÅŸka müslüman toplumlardan gelip Türkiye’de ders okumuÅŸ ve bugün ülkelerinin yönetiminde etkili yerlerde bulunan nice dostlar da heyecan ve sevinçle dile getiriyorlar; sadece biz deÄŸil.. 

***

Ä°slâm Ä°ÅŸbirliÄŸi TeÅŸkilatı’nın Ä°stanbul toplantısının Ä°slâm Milleti için ne gibi faydalar getireceÄŸinin hesabı ayrı.. Milyonlara deÄŸil, milyarlara bile para demeyen petro-dolar zengini melik, kral, sultan veya diktatörlerin, teÅŸkilata aidat ödemekten bile kaçındıkları ve 160 milyonluk mevcud borcun ödenmesi için bağış yapılması yolunda ErdoÄŸan tarafından yapılan açık çaÄŸrıya ilgi duymadıkları, ilginç bir durumdu.

***

Buna raÄŸmen, bu toplantıya da mührünü vuran, yine ErdoÄŸan olmuÅŸtur.

Onun özellikle diplomatik usûllere itibar etmeyen özelliÄŸi bilindiÄŸi için, duygu ve düşüncelerini, yüreÄŸini açıkça ortaya koyması, daha bir etkili olmaktadır. Bu açıdan, ‘Benim dinim ÅŸiîlik veya sünnîlik dini deÄŸil; benim dinimin adı Ä°slâm’dır’  demesi uyandırıcı ve de, dünya müslümanlığının fiilî durumuna karşı bir reddiye hükmündedir.

Bu gerçek, bu zamana kadar böylesine yüksek bir yönetim mekanizmasının başında bulunan bir müslüman diliyle ifade edilmeyip; ÅŸiî müslümangerçek Ä°slam’ın sadece kendi mezhebi olan ÅŸiîlik olduÄŸunu; sünnî müslüman da sünnîlik olduÄŸunu iddia eder idi. Bu toplantının en büyük kazanımı, bu gerçeÄŸin en üst perdeden dillendirilmesi olmuÅŸtur.

Elbette, her müslüman, dinini kendi yorumunun doğruluğuna inanır, ama, başkalarının yorumunu da anlayışla karşılaması şartıyla..

***

Ne yazık ki, Ä°ran’ın devlet medyası, Tayyîb ErdoÄŸan’ın bu sözlerini duymazlıktan gelip, bu toplantının, ‘Yeni Osmanlılık ve Vehhabilik cereyanlarının iÅŸbirliÄŸi’ halinde geçtiÄŸini yazdı ve iki zıd uç yorum halinde olan ÅŸiîlik ve vehhabîliÄŸin temsilcilerinin birbirine bakışları ise, daha bir keskinleÅŸti.

***

Bir diÄŸer nokta..

Bu toplantıda, Ä°ran’ın, Irak, Suriye,  Lübnan, Yemen ve diyarlarda büyük müslüman kitleleri rahatsız edici bir siyaset izlemesinin, Ä°Ä°T toplantısına yansıması kaçınılmazdı. Ama, Ä°ran’a karşı ortak bir tavır takınılması, Ä°ran’ı yanlışlarından döndürmeyecektir. Ãœstelik de, bu günlerde güç zehirlenmesine daha bir kapılmışken..

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.